Hina, enerjik ve çekici bir genç kadın, yeni bir işe başlamanın heyecanını yaşıyordu. Ofiste ilk günleri, tanışma ve oryantasyonlarla geçmişti. Ancak, ofisin en dikkat çekici noktalarından biri, çay ocağıydı.
Çay ocağı, sadece çay ve kahve hazırlanan bir yer değil, aynı zamanda ofis çalışanlarının buluşma, sohbet etme ve dinlenme alanıydı. Hina, ilk başlarda çekingen davransa da, kısa sürede çay ocağının sıcak atmosferine dahil oldu.
Bir gün, Hina çay ocağında yalnız başına otururken, ofisin yakışıklı ve karizmatik yöneticisi Ali yanına geldi. Ali, Hina’ya iş hayatıyla ilgili tavsiyelerde bulundu ve onu daha yakından tanımak istediğini belirtti.
Hina ve Ali arasında samimi bir sohbet başladı. İkisi de birbirlerinden etkilenmişti ve aralarındaki elektrik hissediliyordu. Çay ocağının sıcaklığı, onların arasındaki yakınlaşmayı daha da artırıyordu.
Günler geçtikçe, Hina ve Ali’nin çay ocağındaki buluşmaları sıklaştı. Birlikte çay içerken, iş stresini atıyor, özel hayatlarıyla ilgili sırlarını paylaşıyorlardı. Çay ocağı, onların gizli aşklarının mekanı haline gelmişti.
Ancak, bu gizli aşkın bir bedeli olabilirdi. Ofis dedikoduları yayılmaya başlamış ve Hina’nın iş hayatı tehlikeye girmişti. Hina, hem aşkını yaşamak hem de kariyerini korumak arasında zor bir seçim yapmak zorunda kalacaktı.
